Nüfusu 85 milyona dayanmış yaklaşık 64 milyon seçmenin bulunduğu ülkemizde siyaset ile uğraşan herkes nefesini tutmuş mayıs yada haziran ayında yapılacak seçimi bekliyor.

Bilindiği gibi Türkiye 14mayıs 1950 yılında çok partili siyasi hayata “merhaba” dedi, o gün bu gündür yani 73 yıldır sayısı kere genel yada yerel seçim yapıldı, yapılan genel seçimlerde başbakanlar, Cumhurbaşkanları seçildi, yerelde çok sayıda belediye başkanı geldi geçti.

Seçilenler arasında bir dönem görev yapanlar oldu, Birden fazla kez seçimi kazanıp milletvekili belediye başkanı, başbakan gördük,Geçtiğimiz gün yanımıza gelen bir muhtar “-Yüksel bey rekor bende zira 6 dönemdir muhtarlık yapıyorum bunu da yıla vurduğunuzda 30 sene yapıyor” dediğinde şaştık kaldık.

Türkiye’de her ne kadar çok partili seçim hüküm sürse de bilindiği gibi siyaset daha çok babadan oğula geçiyor, Siyasetle uğraşanlar kısa bir araştırma yaptıklarında çok net bir şekilde bizim söylediklerimize inanacaklardır.

Bir dönem yada daha fazla bir siyasi partide genel başkanlık yapan genel başkanlık yaptıkları zaman zarfında başbakanlık yada Cumhurbaşkanlığı mertebesine ulaşmış olan siyasetçilerin pek çoğunun oğulları, kızları, damatları, gelinleri, yeğenleri ve yakın akrabaları da milletvekilliği yapmış durumdalar.

Siyasetçilerin çocukları yada yakın akrabalarının sadece milletvekilliği ile yetindiklerini söylemek fazla gerçekçi olmaz, Bakıyorsunuz daha dün yiyecek ekmeği olmayanlar siyaseten ülkenin en zengin insanları oluyorlar, hayallerinde bile görseler inanmayacakları makamlara sahip oluyorlar.

Dolayısı ile seçimler daha çok siyaset yolu ile bir noktaya gelmiş aileleri ilgilendiren bir kurum olmuş, sözünü ettiğimiz bu ailelerin dışındaki milyonlarca vatandaş için kimin iktidar kimin muhalefet olduğunun bir anlamı yok zira vatandaşın hayatında bir değişim olmuyor.

Bir yerleşim merkezinde aynı partiye mensup bir belediye başkanı 3-4 dönem görev yapıyorsa orada kaymak tabakanın kim olduğu aşağı yukarı bellidir, tüm makamlar o siyasi partiye mensup insanlarındır, tüm inşatlar o siyasi partiye yakın olan iş adamları tarafından paylaşılır vs.vs.

Böyle bir süreçte ister istemez iktidarda bulunanlar en azından bu durumu bir dönem daha devam ettirmenin mücadelesini veriyorlar, Hiç bir şeyden haberi olmayan seçmende sırf ideoloji uğruna kendi hayatında hiçbir değişim yapmayan iktidarlara oy veriyorlar.

Önümüzdeki aylarda yapılacak olan seçimde de işte bu var olma-yok olma mücadelesi devam edecek.

Seçmenin hayatında nelerin müspet yönde değişeceği belli değil.

Her seçim elbette ki önemlidir ama bu önem durumu seçenlerden çok seçilenleri ilgilendirdiği için ortalık bu kadar velveleye veriliyor.

Seçmen hayat pahalılığı dolayısı  ile kafasını bile kaldıramayacak bir durumda iken var olan iktidarın devamı için neden bu kadar çaba gösteriyor.?

Galiba cevabı bulunması gereken soru budur..

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner266

banner263